»»»» !!αℓємιη кяαℓı ƒєηєявαнçє!! ««««
Hosgeldiniz eger Üyeyseniz giris eger Misafirseniz üye olunuz ....
»»»» !!αℓємιη кяαℓı ƒєηєявαнçє!! ««««
Hosgeldiniz eger Üyeyseniz giris eger Misafirseniz üye olunuz ....
»»»» !!αℓємιη кяαℓı ƒєηєявαнçє!! ««««
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

»»»» !!αℓємιη кяαℓı ƒєηєявαнçє!! ««««

»»» !!αℓємιη кяαℓı ƒєηєявαнçє!! «««
 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 INTERMEDIATE / Orta Seviye

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
gєηçƒвℓι_нαтι
Kurucu
Kurucu
gєηçƒвℓι_нαтι


hayvanlar alemindeki eşim : 7
Takımım : 2
Ruh Hali : 2
Mesaj Sayısı : 1488
Başarı Sistemi : 20
Kayıt tarihi : 11/12/08
Yaş : 29
Nerden : Fenerbahçe Cumhuriyeti

INTERMEDIATE /  Orta Seviye Empty
MesajKonu: INTERMEDIATE / Orta Seviye   INTERMEDIATE /  Orta Seviye Icon_minitimePtsi Haz. 22, 2009 2:27 pm

"WOULD - COULD" KULLANIMI


1. "Would" WILL yerine, "Could" ise CAN yerine geçmiş zamanda kullanılır.

Örnek:
Tom will come to the meeting. (Tom toplantıya gelecek.)
Tom would come to the meeting. (Tom toplantıya gelecekti.)

Liz can pass the exam. (Liz sınavı geçebilir.)
Liz could pass the exam. (Liz sınavı geçebildi.)


2. "Would" ile geçmişteki alışkanlıklarımızı, "Could" ile geçmişteki becerilerimizi anlatırız.

Örnek:
When I was ten years old, I would play outside all day. (On yaşındayken bütün gün dışarda oynardım.)
When I was in the village, I would ride horse. (Köydeyken, ata binerdim.)

When I was a student, I could speak English very well. (Öğrenciyken, çok iyi İngilizce konuşabiliyordum.)
When you were six years old, could you swim well? (Altı yaşındayken, iyi yüzebiliyor muydun?)


3. "Would" ve "Could", kibarca birşey isterken, rica ederken kullanırız.

Örnek:
Would you close the window, please? (Pencereyi kapatır mısınız, lütfen?)
Would you turn down the radio, please? (Radyonun sesini kısar mısınız, lütfen?.)

Could you pass the salt, please? (Tuzu uzatabilir misiniz, lütfen?)
Could I open the window? (Pencereyi açabilir miyim?)



4. "Would" ve "Could", şu an için gerçek olmayan, ihtimal dışında olan şart cümlelerinde kullanılır. Burada "Could" olasılık, "would" ise kesinlik ifade eder.

Örnek:
If I had a lot of money, I would buy a flat. (Çok param olsa, bir daire satın alırım. - "ama param yok ve alamam.")
If Tom wasn't busy, he would come to the meeting. (John meşgul olmasa, toplantıya gelir. - "ama şimdi meşgul ve gelemez." )

I could go to the cinema if I didn't have so much work (Çok işim olmasa sinemaya gelebilirim - "ama işim çok o yüzden gelemem.")
If Liz studied very hard, she could pass the exam. (Liz çok çalışsa, sınavı geçebilir. - "ama çalışmıyor o yüzden geçemez.")



5. "Would" ve "Could", geçmiş zamanda gerçekleşmemiş, ihtimal dışında kalmış şart cümlelerinde kullanılır. Burada "Could" olasılık, "would" ise kesinlik ifade eder.

Örnek:
If I had had a lot of money, I would have bought a flat. (Çok param olsaydı, bir daire satın alırdım. - "ama param yoktu ve alamadım.")
If Tom hadn't been busy, he would have come to the meeting. (John meşgul olmasaydı, toplantıya gelirdi. - "ama o zaman meşguldü ve gelemedi." )

I could have gone to the cinema if I hadn't had so much work (Çok işim olmasaydı sinemaya gelebilirdim - "ama işim çoktu o yüzden gelemedim.")
If Liz had studied very hard, she could have passed the exam. (Liz çok çalışsaydı, sınavı geçebilirdi. - "ama çalışmıyordu o yüzden geçemedi.")



6. "Would like" arzu etmek, istemek anlamında kullanılır.

Örnek:
I would like to have a cup of tea. (Bir fincan çay almak istiyorum.)
Would you like some sugar? (Biraz şeker almak ister misiniz?)



TOO / ENOUGH


Anlam:

Too = çok, haddinden fazla, aşırı (isme ve sıfata verdiği anlam olumsuzdur)
Enough = yeterli, kafi (isme ve sıfata verdiği anlam olumludur)


Kullanım:

a) subject + verb + too + adjective (for me, him, her.....) infinitive (to verb).

This soup is too hot for me to drink.
Bu çorba benim içemeyeceğim kadar sıcak.

This question is too difficult for him to solve.
Bu soru onun çözemeyeceği kadar zor.


b) subject + verb + adjective + enough + infinitive (to verb).

He is intelligent enough to solve this problem.
O bu problemi çözecek kadar zeki.

The soup is hot enought to eat.
Çorba içecek kadar sıcak.


c) subject + verb + enough + noun + infinitive (to verb).

I have enough money to pay the bill.
Hesabı ödeyebilecek kadar param var.

They have enough time to solve all the questions.
Tüm soruları çözebilecek kadar yeterli zamanları var.


Açıklama:

TOO sıfattan önce kullanılır.
ENOUGH ise isimden önce, sıfattan sonra kullanılır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://fenerbahcem1907.yetkinforum.com
sLn
Admin
Admin
sLn


hayvanlar alemindeki eşim : 4
Takımım : 2
Ruh Hali : 15
Mesaj Sayısı : 105
Başarı Sistemi : 0
Kayıt tarihi : 30/08/09
Yaş : 36
Nerden : ---

INTERMEDIATE /  Orta Seviye Empty
MesajKonu: Geri: INTERMEDIATE / Orta Seviye   INTERMEDIATE /  Orta Seviye Icon_minitimeC.tesi Mart 06, 2010 10:15 am

Thanks for sharing. Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://19fenerbahce07.benimforum.org
 
INTERMEDIATE / Orta Seviye
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ELEMENTARY / Temel Seviye
» ADVANCED / ileri seviye

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
»»»» !!αℓємιη кяαℓı ƒєηєявαнçє!! ««««  :: нєя тєℓ∂єη xD :: ιηgιℓιz¢є σ∂αѕı-
Buraya geçin: